Ağız Kanseri Nedir?

Ağız kanseri adından da anlaşılacağı üzere bireylerin ağızlarında ve/veya dudaklarında meydana gelen anormal hücre büyümesi olarak ifade edilmektedir. Diğer bir ifade ile bireyin dudaklarının üzerine veya ağzının içerisinde anormal hücrelerin var olması da ağız kanseri olarak tanımlanmaktadır. Diğer kanser türlerinde de olduğu gibi ağız kanserinde de bireylerde erken teşhis oldukça önem taşımaktadır. Ağız kanserine yönelik doktor tarafından uygulanacak olan tedavinin başarı ölçüsü de ağız kanserinin en erken aşamada fark edilmesi ile ilişkilidir. Cerrahinin öne çıktığı ağız kanseri tedavisinde, ilgili cerrahi işlem sırasında dikkat edilmesi gereken hususlar bulunmaktadır. Ayrıca ilgili hastalığın görüldüğü bireylerde cerrahi tedaviye ek olarak; bireye kemoterapi de verilebilmektedir. Bireyin ağız kanseri olup olmadığının teşhis edilmesinin ardından uygulanan tedavi sırasında kişiye boyun diseksiyonu yapılmalıdır.  Ağız kanserine yönelik uygulanan cerrahi sırasında dikkat edilmesi gereken hususlar şu şekilde sıralanmaktadır:

• Ağız kanseri tedavisinde uygulanan cerrahi geniş yapılmalıdır.
• Ağız kanseri olan bireye uygulanan tedavi sırasında ilgili işlemin güvenli olması gerekmektedir.
• Ağız kanseri tedavisinin başarısını yapılan cerrahi işlemde bırakılan cerrahi sınır da etkilemektedir. Diğer bir ifade ile ağız kanseri tedavi edilirken kanserli hücre ile beraber normal doku da alınması cerrahi sınır olarak adlandırılmaktadır.
• Ağız kanseri tedavisinde kişinin vücudundan alınan kanserli hücre üzerinde patolojik inceleme de gerçekleştirilmelidir.

Ağız Kanseri Belirtileri Nelerdir?

İnsan vücudunda öldürücü etkiye sahip olan kanser türlerinden birisi olan ağız kanseri bireylerde farklı belirtilerle kendisini göstermektedir. Bireylerin ağız kanseri belirtileri arasında sıralanan durumlardan herhangi birisi ile 2 haftadan fazla karşılaşmaları halinde doktora gitmeleri büyük önem arz etmektedir. Kanser türlerinde ilgili hastalığın erkenden teşhis edilmesi bireyin sağlığına kavuşmasını yakından etkilemektedir. Ağız kanserinin bulunduğu bireylerde ortaya çıkan belirtiler şöyle sıralanmaktadır:

• Kişilerin ağızlarında ve dudak çevresinde uzun süre iyileşmeyen yaraların olması ağız kanseri belirtilerinden birisidir.
• Bireyin ağzının içerisinde var olan şişlik de ağız kanserinin habercisi olabilmektedir.
• Bireyin ağzında kırmızı ya da beyaz yamaların kendini göstermesi ağız kanseri belirtileri arasında bulunmaktadır.
• Kişilerin ağız içlerinde meydana gelen solma ve solgun bir şekilde kalma durumu da ağız kanseri belirtilerindendir.
• Bireyin yanak bölgesinde meydana gelen kalınlaşma ağız kanserinin belirtileri arasında sayılmaktadır.
• Bireyde uzun süre boyunca gözlenen ve geçmeyen boğaz ağrısı bulunması da ağız kanseri belirtilerindendir.
• Bireyin sesinin kısılması ilgili hastalığın belirtileri arasındadır.
• Bireyin ağzından yayılan kötü kokunun varlığı ağız kanseri habercilerindendir.
• Bireyin yeme-içme esnasında yaşadığı çiğneme ya da yutma problemi de ağız kanseri belirtilerindendir.
• Kişinin çenesini ve/veya dilini hareket ettirmekte güçlük yaşaması ağız kanseri belirtileri arasında sıralanmaktadır.
• Kişinin dilinde ve/veya ağzında uyuşukluk olması ağız kanseri belirtilerinden birisidir.
• Bireylerin dişlerinin etrafında ve/veya çenesinde hissettiği ağrı da ağız kanseri habercilerinden olabilmektedir.
• Bireylerin herhangi bir çaba harcamadan kilo vermeleri de ağız kanseri belirtilerinden birisidir.
• Bireylerin boğazlarına takılan bir şey varmış gibi hissetmeleri de ağız kanseri belirtileri arasında sıralanmaktadır.

Ağız Kanseri Evreleri Nelerdir?

Dudakların üzerinde ve ağız içinde ortaya çıkan ağız kanseri, ilgili kanserli hücrenin boyutuna göre farklı evrelere sahiptir. Ölümcül kanser türleri arasında yerini alan ağız kanserinde 4 evre bulunmaktadır. Ağız kanseri evrelerinden ilki olan birinci evrede kanserli hücrenin boyu 2 cm olarak ölçülmektedir. Ağız kanserinin bir sonraki evresi olan ikinci evre ya da ikinci aşama da ise birinci evreye kıyasla kanserli hücrenin boyutu daha büyüktür. Ağız kanserinin ikinci evresinde görülen kanserli hücre boyutu ise 2 cm ile 4 cm arasında değişiklik göstermektedir. Bireyde görülen ağız kanserinin evre itibariyle birinciden ikinciye geçişinde kanserli hücrenin lenf bezlerine ulaşması durumu söz konusudur. Diğer bir ifade ile kanserli hücrenin 2 cm boyuta sahip olduğu ilk evrede ilgili kanserli hücre lenf bezlerine ulaşmamıştır. Her evre itibariyle giderek büyüyen kanserli hücrenin bir sonraki evredeki büyüklüğü ikinci evredeki büyüklüğünden fazladır. Ağız kanseri evrelerinden bir diğeri olan üçüncü evrede kanserli hücre 5 cm olarak görülmektedir. Ağız kanserinin son evresi olan dördüncü evre ya da dördüncü aşamada ise kanserli hücre herhangi bir boyuta sahip olmakla beraber; kanserli hücre başta lenf bezi olmak üzere farklı dokulara da yayılmaktadır.

Ağız Kanseri Neden Olur?

Kanser türlerinden birisi olan ağız kanserine nelerin neden olduğu ile ilgili kesin bilgiler bulunmamaktadır. Ağız kanserinin bireyin vücuduna yerleşmesini tetikleyen bazı risk faktörleri öne çıkmaktadır. İlgili faktörlere sahip yaşam tarzına sahip kişilerin hepsinde ağız kanseri görülecek diye kesin bir ifade bulunmamaktadır. Ağız kanserine neden olabilecek risk faktörleri şu şekilde sıralanmaktadır:

• Ağız kanserini tetikleyen risk faktörlerinden ilki tütündür. Ağız kanseri görülen bireylerin çoğunluğunda uzun süre tütün kullanımı olduğu gözlenmektedir. Tütün ve tütün ürünlerinin uzun süre kullanımı bireylerin ağız kanseri riskini arttırmaktadır.
• Ağız kanserine karşı risk taşıyan bir diğer faktör de alkoldür. Kişilerin düzenli ve uzun süreli alkol tüketmeleri ağız kanserine yakalanma riskini arttırmaktadır.
• Ağız kanseri için risk teşkil eden faktörlerden bir diğeri güneş ışınları olarak ifade edilmektedir. Cilt üzerinde meydana gelen hastalıkların çoğuna güneş ışınlarının olumsuz etkisinin neden olduğu bilinmektedir.
• Ağız kanserine yönelik risk unsuru olarak öne çıkan bir başka husus ise aile içerisinde daha önceden kansere yakalanan kişilerin olmasıdır.
• Ağız kanseri riskini artıran faktörlerden birisi de bireylerin ağız ve diş sağlığına dikkat etmemesidir.

Ağız Kanseri Ameliyatı Sonrası Yaşam Nasıl Olur?

Ağız kanserinde de diğer kanser türlerinde olduğu gibi tekrarlama riski bulunmaktadır. Bu yüzden ilgili kanser türünün tekrar görülmesine karşı takibinin yapılması gerekmektedir. Ağız kanseri tedavi yöntemlerinden birisi olan ağız kanseri ameliyatı sonrasında ilgili kanser hücresi boyutuna da bağlı olarak kişiler, maksimum iki hafta ağızdan beslenememektedir.

Mideden tüp aracılığı ile ya da damardan beslenme yöntemi ile kişinin yeme ve içme ihtiyacı giderilmektedir. Ağız kanseri ameliyatının sonrasında bireylerin ilk olarak yumuşak ve sıvı besinler tüketmeleri gerekmektedir. Ameliyat sonrası taburcu olan bireyler ilgili süreç geçtikten sonra normal gıdalara ve beslenme şekillerine dönebilmektedir. Ameliyat ile alınan kanserli hücrenin boyutu ile ilişkili olarak bir gün ile 2 hafta arasında yemek ya da içmek söz konusu olmamaktadır.

Ağız Kanseri Yayılır mı?

Dünya üzerinde en sık rastlanan ve öldürücü özelliğe sahip kanser türlerinden birisi olan ağız kanseri kişinin hayatını etkilemektedir. Ağız kanseri zaman içerisinde dudaklardan başlayarak ağza, dokulara, lenf bezi ve sinirlere doğru ilerleme kaydetmektedir. Bir diğer ifade ile ağız kanseri ağızdan ya da dudak üzerinden başlayarak yayılmaktadır. Ağız kanseri bulaşıcı bir özelliğe sahip olmamakla beraber; dokulara, kemiklere ve sinirlere doğru yayılım göstermektedir.

Ağız Kanseri Kimlerde Görülür?

Ağız kanserinin oluşum nedeni tam olarak bilinmediğinden kimlerde görüldüğüne yönelik kesin bir yargı bulunmamaktadır. Ancak, tütün kullanan, ağız hijyenine dikkat etmeyen ve aile geçmişinde kanser vakası yaygın olan kişilerde görülme sıkılığı fazladır. Ağız kanserinin görüldüğü yaşlara bakıldığında genellikle 40 yaş ve üzerinde yaygın olarak görülmektedir. Ağız kanseri hem kadın hem de erkeklerde görülmekle beraber; ilgili kanser türünün daha çok erkeklerde ortaya çıktığı bilinmektedir.

Ağız Kanseri Teşhisini Kimler Koyar?

Ağız kanseri başlangıç itibariyle ağız içerisinde ya da dudakların üzerinde uzun süre iyileşmeyen yaralar şeklinde kendisini göstermektedir. Ağız kanseri, erken teşhisin önemli olduğu kanser türlerinden birisidir. Ağız içerisinde ve/veya dudaklarda gözlenen ve uzun süre boyunca geçmeyen yaraların olması halinde bireylerin erkenden doktora ya da diş hekimine başvurmaları gerekmektedir. Doktor ve diş hekimi tarafından şüphelenilen bir durum söz konusu olması halinde kesin kanser tanısı bir diğer ifade ile bireyin ağız kanseri olduğu teşhisi patoloji uzmanları tarafından konulmaktadır.