Beslenme ve Bağışıklık Sistemi Arasındaki İlişki
Beslenme ve bağışıklık sistemi arasında yakından bir ilişki bulunur. Bazı tüketilen besinler bağışıklık sistemini desteklerken bazı besinler ise bağışıklık sistemini olumsuz yönde etkiler. Kişilerin halihazırda bir besin intoleransı olması halinde bu besin grubunun tüketmeye devam etmesi bağışıklık sisteminin fazla çalışmasına ve belirli bir süre sonrasında yetersiz kalmasına neden olabilir. Herhangi bir intolerans problemi olmaması halinde besin çeşitliliğinden zengin ve dengeli bir beslenme ile bağışıklık sistemi için ihtiyaç duyulan vitamin ve mineraller sağlanabilir. Vücudun ihtiyaç duyduğu enerji sağlıklı kaynaklardan elde edilerek vücuttaki fonksiyonların verimli bir şekilde çalışması desteklenebilir. Güçlü bir bağışıklık sistemi için tüketilen besinlere dikkat edilmelidir.
Beslenme Bağışıklık Sistemini Etkiler Mi?
Beslenme, bağışıklık sistemini hem olumlu hem de olumsuz yönde etkileyebilir. Antioksidanlardan zengin, günlük alınması gereken vitamin ve mineral ihtiyaçlarını dikkat edilerek sürdürülen bir beslenme bağışıklık sisteminin verimli bir şekilde çalışmasını sağlar. Antioksidanlar, vücutta bulunan serbest radikallerin oksidatif stres yaratmasının önüne geçer. Oksidatif stres bağışıklık sisteminin daha fazla çalışmasına ve yorulmasına neden olur. Vücuttaki artan stres ile bağışıklık sistemi belirli bir süre sonra yetersiz hale gelir. Yeterli enerji, vitamin mineral ve antioksidanın alınmaması bağışıklık sisteminin düşmesine neden olur ve bu durum vücudun hastalıklara karşı savunmasız hale gelmesiyle sonuçlanır. Daha kolay enfekte olabilen vücut bağışıklık sisteminin daha fazla çalışmasına ihtiyaç duyar. Ancak bağışıklık sisteminin yeterli yanıtı oluşturmaması vücudu kısır bir döngüye iter. Kişiler daha kolay hasta olabilirken kolay bir şekilde iyileşemezler.
Besin yetersizliğinin yanı sıra tüketilen besinlerin yapısı da bağışıklık sistemini etkileyebilir. Trans yağ, rafine şeker içeriği yüksek veya ihtiyaç duyulandan daha fazla kalori ile beslenmek vücutta metabolik sendrom gelişmesinin sebebiyet verebilir. Bu durum da bağışıklık sisteminin olumsuz yönde etkilenmesi ile sonuçlanır. Bağışıklık sisteminin sürekli çalışmasına neden olabilecek davranışlar bu sistemin belirli bir süre sonra güçsüz kalmasına neden olabilir. Bundan dolayı sadece bağışıklık sistemini desteklemek için değil bağışıklık sistemini yormamak için de tüketilen besinlere dikkat edilmelidir.
Kişinin belirli bir besine karşı alerjik reaksiyon göstermesi vücudun sürekli antikor üretmesine sebebiyet verir. Antikorlar bağışıklık sistemi tarafından üretilirler. Vücudun sürekli tetikte olması ve düzenli olarak antikor salgılaması uzun vadede bağışıklık sistemini olumsuz yönde etkiler. İrrite bağırsak veya geçirgen bağırsak sendromuna sahip olan kişilerin de bu sendromları tetikleyecek şekilde beslenmemesi önerilir. Belirli bir maddenin kanda düzenli olarak artmaya başlaması yine vücudun bağışıklık sistemini devreye sokar. Kanda belirli maddelerin sürekli olarak artması bağışıklık sisteminin bu maddeleri dengelemek için ekstradan çalışmasıyla sonuçlanır. Uzun vadede bağışıklık sisteminin düşmesine bağlı olarak bu sendromlara ek olarak farklı hastalıklar da gözlemlenebilir. Bundan dolayı kişi mevcut sağlık durumuna, besin intoleranslarına veya besin alerjilerine göre beslenerek bağışıklık sistemini korumaya özen göstermelidir.
Bağışıklık Güçlendirici Beslenme Nasıl Olur?
Bağışık güçlendirici beslenme başlığı birçok kişinin dikkatini çeken bir başlıktır. Sağlıklı bir bağışıklık sistemi sayesinde başta kanser olmak üzere birçok hastalığa karşı korunma sağlanır. Viral, bakteriyel veya mantar enfeksiyonlarına temas edilmesi ardından bağışıklık sistemi devreye girerek enfeksiyonun yayılmasını veya artmasını önlemek üzere çalışır. Ancak bağışıklık sisteminin gerekli cevabı verememesi halinde hastalıklar artar. Bu tür durumların önüne geçilebilmesi için bağışıklık güçlendirici beslenmeye özen gösterilmesi önerilir.
Bağışıklık güçlendirici beslenmenin temeli vücudun ihtiyaç duyduğu antioksidanlar, vitaminler ve minerallerin alınmasına dayanır. Dengeli bir beslenme ve taze meyve, sebze çeşitliliğine özen gösterilmesi halinde bu ihtiyaçlar giderilebilir. Hücre yenilenmesinde büyük bir role sahip olan proteinlerin yeteri kadar alınması da bağışıklık güçlendirici beslenmenin bir parçasıdır. Bu sayede hücre yenilenmesi desteklenebilir ve bağışıklık sistemi verimli bir şekilde çalışabilir.
Hangi Besinler Bağışıklık Güçlendirir?
Bağışıklık güçlendiren çeşitli besinler bulunur. Antioksidan değerleri nedeniyle ön plana çıkan çok sayıda meyve ve sebze vardır. Meyve sebzelerin yanı sıra kuru baklagiller, sağlıklı yağlar, çeşitli protein kaynakları da bağışıklık güçlendirici etkiye sahiptir. Bağışıklık güçlendiren besinler aşağıdaki gibi sıralanabilir.
Zerdeçal
Zerdeçal önemli bir antienflamatuvar besindir. Geleneksel tıpta da kullanılan bu baharat günümüzde osteoartrit gibi enflamasyona yol açan hastalıkların tedavisini destekleyici olarak kullanılır. Enflamasyonu azaltarak bağışıklık sisteminin desteklenmesini sağlar. Zerdeçal içerisinde bulunan kurkumin maddesi zerdeçala antienflamatuvar özelliği kazandıran kıymetli maddedir. Bağışıklık sistemi ciddi anlamda düşük olan kişilerde kurkumin takviyeleri kullanılması önerilebilir.
Badem
E ve C vitamininden zengin olan badem kıymetli bir antioksidan besindir. Özellikle, soğuk algınlığı gibi hastalıklarda tedavi destekleyici olarak tercih edilir. Antioksidan özelliğini C ve E vitamininden kazanır. Bununla birlikte içeriğindeki sağlıklı yağlar, yağda çözünen vitaminlerin sindirilmesini sağlayarak A, D ve K vitaminlerinden de faydalanılmasını destekler.
Yeşil Çay
Yeşil çay içerisinde bulunan Epigallokateşin Gallat sayesinde önemli antioksidan kaynaklarından biridir. Günde 2 kupa kadar yeşil çay içmek ihtiyaç duyulan antioksidan değerlerinin büyük bir miktarını karşılar. Antioksidan özelliğinin yanı sıra ödem atıcı özelliği ile zayıflama sürecini destekleyerek kiloya bağlı gelişen metabolik sendromun da azalmasına yardımcı olur. Bu sayede hem antioksidan içeriği hem de uzun vadede vücuda kattığı yararlar ile bağışıklık sistemini destekler.
Yoğurt
Yoğurt günlük hayata eklenmesi kolay önemli bir kalsiyum kaynağıdır. Kalsiyum kaynağı olduğu kadar günümüzde bir probiyotik kaynağı olmasıyla da ön plana çıkar. Probiyotikler ikinci beynimiz olan bağırsak sağlığını desteklemede önemli rol alan mikroorganizmalardır. Bağışıklık sisteminin verimli bir şekilde çalışması için temel öğelerdir. Bağırsak sağlığının korunmasını sağlayarak bağışıklık sisteminin de desteklenmesini sağlarlar. Bağırsak fonksiyonlarının düzenlenmesi ile tüketilen besinlerin sağlıklı bir şekilde sindirilmesi ve emilmesini desteklerler. Bu sayede besinlerden gelen besin öğelerinin verimli bir şekilde kullanılmasını sağlarlar.
Brokoli
Gerek içerisindeki C vitamini gerekse polifenoller ile değerli antioksidan kaynaklarından bir diğeri brokolidir. Yeşil yapraklı sebzelerin çoğunda görünen özellikler brokoli de de benzer bir şekilde vardır. C ve E vitamininden zengin brokoli bağışıklık sisteminin verimli bir şekilde çalışmasını destekler. Tüm bunların yanı sıra güçlü bir lif kaynağıdır. Lifler, bağırsak sağlığının korunmasında önemli role sahiptir. Brokoli hem bağırsak sağlığını koruyarak hem de antioksidan özellikleriyle bağışıklık sistemini destekleyerek bağışıklık güçlendirici bir beslenmede olmazsa olmaz besinlerden biridir.
Ispanak
Önemli bir demir kaynağı olan ıspanak vücudun yeteri kadar kan üretmesini destekler. Demir eksikliğine bağlı olarak bağışıklık sistemi olumsuz yönde etkilenebilir. Bundan dolayı yeteri kadar demir alınması büyük önem taşır. Ispanak ile günlük ihtiyaç duyulan demir alımının belirli bir miktarı karşılanabilir. Demir içeriğinin yanı sıra önemli bir antioksidan kaynağı olan ıspanak, vücuttaki serbest radikal sayısını azaltır.
Sarımsak
İçerisindeki alisin bileşiğiyle antioksidan özellik kazanan sarımsak adeta bir şifa deposudur. Bağışıklık sistemini destekleyen sarımsak özellikle dövülerek veya küçük parçalara ayrılarak tüketildiğinde bu özelliği artar. Günlük beslenmeye eklenmesi gereken kıymetli kök sebzelerinden biridir.
Turunçgiller
Halk arasında da bilindiği üzere portakal, narenciye, greyfurt ve limon gibi turunçgiller C vitamininden zengin meyvelerdir. C vitamin ve içerisinde bulunan beta- karotenler ile turunçgiller güçlü antioksidan kaynaklarıdır. Günlük beslenmeye eklenerek hem alınması gereken C vitamini ihtiyacı hem de antioksidan ihtiyacı karşılanabilir.
Bizimle İletişime Geçin!
Sizlere daha fazla bilgi verebilmek için bizimle iletişime geçin.
Teşvikiye Mh. Sezai Selek Sk.
Tayman Ap. No:16 D:7 Şişli,İstanbul,TR