Whatsapp

İnsülin Direnci Olanlar İçin Beslenme Önerileri

Anasayfa » Blog » İnsülin Direnci Olanlar İçin Beslenme Önerileri

Vücut enerji üretebilmesi için glikoza hücrelerin glikozu enerjiye çevirebilmesi için insüline ihtiyacı vardır. Vücudun temel hormonlarından biri olan insülin eksikliği veya fazlalığı halinde vücutta çeşitli sağlık problemlerine neden olur. İnsülin direnci insüline bağlı gelişen en sık görülen rahatsızlıklardan biridir. Hücrelerin yeteri kadar glikozu kullanamaması ile sonuçlanan bu durum bir metabolik sendrom çeşididir. Hücrelerin insüline olması gerektiği gibi tepki vermediği bu durumun tedavi edilmesi büyük önem taşır. İnsülin direncinin tedavi edilmemesi halinde obezite, tip 2 diyabet, yüksek kolesterol veya yüksek tansiyon gibi çeşitli sağlık problemleri açığa çıkabilir. Bundan dolayı dikkate alınmalı ve insülin direncinin kırılması için gerekli önlemler alınmalıdır.

İnsülin direnci nedir?

İnsülin direnci, kas, yağlar ve karaciğerde bulunan hücrelerin insülin reseptörlerinin insüline karşı geliştirdiği bir dirençtir. Kanda biriken glikoz insülin aracılığıyla hücrelere girerken direnç gösteren hücrelere yeterli miktarda glikoz girişi sağlanamaz. Bu durum hücrelerin daha çok glikoz istemesi ve kişilerin genellikle daha fazla besin tüketmesi ile sonuçlanır. Ancak kanda glikoz artmasına rağmen glikoz hücreler tarafından metabolize edilemez. Kanda artan glikoz seviyesinin dengelenmesi için pankreas daha fazla insülin üretir. Artan insülin miktarı ise insülin direncinin daha da artmasına neden olur. İnsülin reseptörlerinin çok fazla insülin ile karşılaşması hücrelerin kendince geliştirdiği bir savunma çeşididir. Direnç artarken insülin salınımı artar insülin salımının artması ise direnci arttırır. Bu durumu adeta bir kısır döngü yaratırken doğru beslenme ve kilo kaybı ile insülin direnci kırılabilir.

  Mide Fıtığı Ameliyatı Sonrasında Beslenme

İnsülin Direnci Nasıl Ölçülür?

İnsülin direnci kan tahlilleri ile ölçülebilir. Açlık plazma glukoz testi, oral glukoz tolerans testi ve hemoglobin A1c testi uygulanarak kişilerin genel kan glikoz seviyeleri değerlendirilir. Açlık plazma glukoz testinin doğru sonuç verebilmesi için 8 saatlik bir açlık gerekir. Açlık ardından kan şekeri ölçülür. Oral glukoz tolerans testi, açlık glukoz testinden sonra ölçülür ve şekerli bir çözelti içilir. Çözelti tüketimi ardından kişiler 2 saat sonrasında tekrar kan verir. Hemoglobin A1c ise vücudun son 2- 3 ay içerisindeki genel kan şekeri düzeyini gösterir. Çıkan sonuca göre kişilerin diyabet riski taşıyıp taşımadığı tespit edilir.

İnsülin direnci ise HOMA testi ile ölçülür. Açlık kan glukoz değeri ve kişinin kanında bulunan açlık insülin düzeyi seviyelerine bakılır. Bu 2 değer birbiriyle çarpılır ve 405’e bölünür. Çıkan sonuç insülin direnci düzeyini açığa çıkarır. Sonucun 2,5 üzerinde olması halinde kişide insülin direnci olduğu tespit edilmiş olur. Bu tür kişiler takip altına alınmalı ve sağlıklı beslenmeye yönelik yaşamsal değişiklikler yapmalıdır. Aksi takdirde ileri dönemlerde diyabet hastası olabilirler.

İnsülin Direncinin Nedenleri Nelerdir?

İnsülin direncinin temelinde çeşitli hastalıklar yatabilir. İnsülin direnci genetik olarak bir sonraki kuşağa da geçebilen bir rahatsızlıktır. Tip 2 diyabet hastalarında da insülin direnci görünmesi sıkça karşılaşılan bir durumdur. 

Kişilerin beslenme şekli insülin direncinin temelinde yatan ana unsurlardan biridir. Fazla kalorili ve sağlıksız gıdalardan oluşan beslenme şekilleri kanda bulunan glikoz miktarının artmasına, daha fazla insülin salgılanmasına ve bununla birlikte insülin direnci gelişmesine neden olur.

Hareketsiz bir yaşam tarzı da insülin direncinin temelinde yer alan bir diğer etkendir. Sayılan etkenlerin yanı sıra günlük yaşama dair farklı unsurlar da insülin direnci oluşumu üzerinde etkili olabilir. Bu unsurlar arasında; karın bölgesinde yağlanma oluşması, obezite, karbonhidrat ağırlıklı diyet, gestasyonel diyabet, alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması, polikistik over sendromu, sigara ve alkol kullanımı, uyku apnesi, steroidler, hormonsal bozukluklar, etnik köken ve ileri yaş yer alır.

  Yaşa Göre Obezite Sınırı

İnsülin Direnci Nasıl Kırılır?

İnsülin direncini kırmak için en etkili yöntem düzenli ve sağlıklı bir beslenme programıdır. Beslenmeye destek olarak mutlaka düzenli egzersiz de hayata eklenmelidir. Kişiler günlük besin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde beslenmeli ve gıda seçimlerini sağlıklı kaynaklardan yana yapmalıdır. Tok tutan gıda tüketimine özen gösterilerek zayıflama süreci desteklenebilir.

Düzenli ve kademeli olarak artırılan egzersiz programları ile özellikle kas hücrelerinin yeteri kadar glikoz kullanabilmesi için imkân tanınır. Egzersiz, kilo verme sürecini destekleyeceğinden ikisinin bir arada yürütülmesi halinde sağlıklı insülin seviyelerine daha kısa sürede kavuşulur.

İnsülin Direnci Yüksekliği Ne Anlama Gelir?

İnsülin direnci yüksekliği, kişilerin kan şekerinde bulunan glikozu yeteri kadar kullanamaması anlamını taşıyabilir. Bu durum kişilerin daha fazla yiyecek tüketmesine ve pankreasın daha fazla insülin üretmesine neden olur. Kanda artan insülin, açlık hissinin artmasına ve yine daha fazla yemek tüketiminin beraberinde gelmesine neden olur. Kanda bulunan insülin miktarında artış insülin direncinin de artmasına sebep olur. İnsülin direnci hücrelerde bulunan insülin reseptörlerinin insüline yeteri kadar tepki gösterememesi anlamını taşır.

İnsülin Direnci Nasıl Tedavi Edilir?

İnsülin direnci tedavisinde diyetisyen kontrolünde diyet yapmak ilk sırada yer alır. Sağlıklı bir şekilde kilo verilmesi özellikle, göbek çevresinde biriken yağların kırılması insülin direnci için en etkili tedavi yöntemidir. Bununla birlikte günlük hayatta egzersiz eklenmesi de büyük önem taşır. Hayat tarzında değişiklikler yapılması beraberinde kan parametrelerinde iyileşmeler getirir. Böylece Tip 2 diyabet gibi çeşitli metabolik hastalıkların önüne geçilebilir.

Günde en az 30 dakika tempolu yürüyüş yapmak insülin direnci gelişimi gösteren kişiler için önerilen temel egzersizdir.

Güçlü bir insülin direnci tedavisi için doktorlar, diyetisyenler ve sertifikalı antrenörler ekip halinde çalışır.

  Beslenme İçin Vücut Saati Neden Önemlidir?

İnsülin Direnci Olanlarda Beslenme Düzeni Nasıl Olmalıdır?

İnsülin direnci gösteren özellikle de fazla kilolu bireyler sağlıklı bir şekilde zayıflamalıdır. Fazla kalori alımından kaçınılarak vücudun ihtiyaçlarının sunulduğu bir beslenme programı uygulanmalıdır. Çeşitli yiyecek grupları günlük beslenmeye eklenirken bazı yiyecek ve içeceklerden ise uzak durulmalıdır.

İnsülin direnci gösteren kişiler Akdeniz tipi beslenme ile sağlıklı bir diyet süreci yönetebilirler. Taze sebze ve meyvelere yer verilen, sağlıklı protein kaynaklarının tercih edildiği bu diyet sisteminde kişiler insülin dirençlerini kırabilir. Paketli ürünlerden ve rafine şeker içeriği yüksek olan gıdalardan kaçınılması kan şekerini olumlu yönde etkiler.

Lif içeriği yüksek gıdalardan beslenmek hem kan şekeri düzenlenmesi hem de tokluk hissi yaratmak için büyük bir avantajdır. Lifler çözülemeyen ve çözünür karbonhidrat türleri olup sindirimi uzun sürer. Özellikle kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler, yağlı tohumlar ve yulaf çözülemeyen liflere sahip tokluk süresini uzatan gıdalardır. Bu durum kan şekeri seviyelerinde sağlıklı dalgalanmalar oluşmasına ve vücudun ihtiyaç duyduğu kadar insülin salgılamasına neden olur. Lifli gıdalar insülin direncini azaltan gıdalardır.

Glisemik indeksi (Gİ) yüksek olan yiyecekler ve içeceklerden uzak durulmalıdır. Glisemik indeksi besinin sindirilmesi itibariyle kan şekerinde yarattığı dalgalanmaları simgeler. Yüksek düzeyde glisemik indekse sahip gıdalar ani kan şekeri yükselişlerini ve insülin salınımında artışa neden olur. Bu durum insülin direncini oldukça negatif yönde etkiler. Karpuz, dut, kavun, kuru üzüm vb. meyveler glisemik indeks değeri yüksek meyvelerdir. Rafine şeker içeren bisküvi, kek, çikolata gibi yiyecekler de yüksek glisemik indekse sahiptir. Kola ve diğer asitli içeceklerde benzer bir şekilde yüksek Gİ değerine sahip olup her bir Gİ değeri yüksek gıda beslenmeden çıkarılmalı veya tüketimi sınırlandırılmalıdır.

Mücteba Gündüz

İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi AD

Yazı Sayısı: 343

Profili Gör
Mücteba Gündüz
Mücteba Gündüz

İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Genel Cerrahi AD

Articles: 343

Bizimle İletişime Geçin!

Sizlere daha fazla bilgi verebilmek için bizimle iletişime geçin.

Teşvikiye Mh. Sezai Selek Sk.

Tayman Ap. No:16 D:7 Şişli,İstanbul,TR